Tarımsal bilişim, tarım ve gıda için önemli katkılar, kolaylıklar ve hatta fırsatlar sağlayan bir teknolojiler, sistemler ve yöntemler bütünüdür. Ülkemizde tarımsal bilişim faaliyetleri, ziraat fakültelerinin öncülüğünde üniversitelerimize internetin ilk giriş zamanlarına kadar uzanmaktadır. Konuyla ilgili olarak, 1994 yılında başlayan ve dört yılda bir ulusal sempozyumlar düzenlenmiş, 2005 yılından itibaren ise iki yılda bir olmak üzere uluslararası kongreler organize edilmiştir. 2007 yılında, ziraat fakültelerimizden akademisyenler, üreticiler ve tarım bilişimi alanında çalışanların bir araya gelişi ile Tarım, Gıda, Çevre ve Orman Bilişimi Derneği (TARBİL) kurulmuştur.
Bugün geldiğimiz noktada tarımsal bilişim, muhtelif tarımsal faaliyetlerden elde edilen bilginin toplanması, sınıflandırılması, depolanması, geri edinimi, analizi ve yayımının çok ötesine geçmiş bulunmaktadır. Tarım ve gıda sektörü her bakımdan dinamik ve çoğu zaman da doğal olayların etkisinde gerçekleşen bir üretim süreci ile oldukça kapsamlı ve karmaşık bir tedarik zincirini kapsar. Böyle bir alanda bilgiyi kullanmak kadar üretimi planlamak, yönlendirmek, denetlemek ve nihayet gerçekleştirmek için otomasyon, hassasiyet ve verimlilik sağlayıcı yöntem ve teknolojilere gereksinim söz konusudur. Bu nedenle tarım ve gıda için bilişim, araştırma, eğitim-öğretim, yayım, üretim, işleme pazarlama, lojistik ve ticaretin hemen her alanında ve aşamasında bilişimden yararlanılması son derece önemlidir. Bu alanları kısaca:
- Veri toplama, analiz ve istatistik,
- Bilgi organizasyonları ve iletişim,
- Eğitim-öğretim ve araştırma,
- İş idaresi ve planlama, karar destek,
- Üretim otomasyonu,
- Tasarım ve modelleme,
- Doğal kaynaklar yönetimi,
- Kırsal bölge planlama,
- Afet işleri denetim ve yönetimi,
başlıkları altında toplayabiliriz.
Tarım, gıda ve çevrede bilgi teknolojileri uygulamaları için iki temel hedef söz konusudur. İlk olarak bizzat çiftçinin, sanayicinin, işletme ve kurumların uygulayacakları teknolojileri bulmaları, görmeleri, öğrenmeleri ve kullanmalarıdır. İkincisi ise akademi, hükümet, çözüm ve ürün geliştiricilerin ülke çapında proje ve çözümleri üretmeleri ve bu ürettiklerini birinci katmanda sözü edilen aktörlere sunmalarıdır.
Tarımsal bilişim, yukarıdaki konu başlıklarından da anlaşılacağı üzere toprak ve su kaynakları yönetiminden tarlada kullanılan traktörün hassas teknolojilerle donatılmasına, bahçede zararlı böceklerin otomatik izlenmesinden damla sulamaya, sislemeden ışıklandırma sistemlerinin bilgisayarlı kontrolüne kadar birçok alanı kapsamaktadır. Esasen çiftçi ve gıdacının bilgisayar veya internet sahipliği sosyolojik, kültürel ve teknolojik bir gereksinmedir. Tarımsal bilişimi, sadece yazılım ve fonksiyonların yüklendiği bilgisayarlar tarafından yönetilen sistemler değil fakat aynı zamanda sosyal ve mesleki ağlar olarak görmek gereklidir.
Dahası, bilişimle belirlenen ve şekillenen yeni bir ekonominin ortaya çıktığı, hemen her alanda hızlı bir dönüşümün yaşandığına tanık olmaktayız. Diğer yandan insan, bitki ve hayvan genom projelerinde olduğu gibi tarımsal üretim, gıda sanayi, çevre koruma çalışmalarının arkasında da çok yoğun bir bilişim teknolojisi söz konusudur.
Bugün için, dünyada bilgi toplumu yolunda önemli adımlar atılırken ülke olarak tarım ve gıda alanında bilişimden yeterince yararlanıyor muyuz sorusuna yanıt aramaak durumundayız. Tarım ve gıda sektöründeki bir dizi ihtiyaca ve soruna bilişim ile çözüm üretebiliyor muyuz? Örneğin, haritacılık yönünden yapılabilecekler, uydu bağlantılı coğrafik bilgi sistemlerinin tarımda kullanımı, bilgisayar ve GPS denetimli tarım iş makineleri, hava durumu bilgilerinin cep telefonlarına iletilmesi, üretim tesislerinin nem, sıcaklık denetimi gibi birçok işlemi uygulayabiliyor muyuz?
Üretim otomasyonu, ürün izleme sistemi, tarımsal ürün ve girdi pazarında e-ticaret, ya da orman yangınlarını önlemek için erken uyarı sistemlerini ne ölçüde kullanıyoruz? Ulusal ölçekte bazı uygulamalara başlanmış olmakla birlikte, genel olarak sorunlarımızı çözmek için henüz bilişimi etkin, yeterli ve koordineli kullandığımızı söylemekten uzakta bulunuyoruz.
Esasen sera, kümes ve bazı büyük süt sığırcılığı işletmelerini bir yana bırakırsak tarım sektöründe bilişim kullanımı neredeyse yok denecek kadar azdır. Yani, tarım sektörü diğer bir çok sektöre göre bilişim kullanımında yetersiz kalmaktadır. Oysa, sadece ABD'yi örnek aldığımızda ve sadece çiftçilere odaklandığımızda 2000 yılı itibariyle Amerikan çiftçilerinin %83'ünün bilgisayara, %73'ünün cep telefonuna, %42'sinin faksa, %32'sinin internet bağlantısına sahip olduğunu ve %17'sinin düzenli olarak elektronik bültenler okuduğunu görmekteyiz.
Bu nedenle, kimyasal gübre kullanımı, su kaynaklarının kirlenmesi ve tükenmesi, orman yangınları vb şekillerde karşımıza çıkan sorunlara etkin ve sürdürülebilir bir çevre için çözümler üretilmesi gerekmektedir. Bu noktada, tarım ve çevrenin birlikte düşünülmesi, planlanması ve yönetilmesinde bilişim teknolojilerinin kullanımı gittikçe daha fazla önem kazanmaktadır. Diğer yandan tarım, Türkiye başta olmak üzere Avrupa Birliği'ne girişte çeşitli orta ve doğu Avrupa ülkeleri için düzenleme yapılacak sektörlerin başında sayılmaktadır. Yine bu alanda düşünülecek çözümlerde bilişim teknolojilerinin önemli katkısı ve etkisi olabileceği ifade edilmektedir.
Sonuç olarak, tarım, gıda ve çevrede bilişimi araştıran, öğreten, kullanan, üreten ve/veya pazarlayan ulusal ve uluslararası kişi ve kuruluşların bir araya geldiği bir takım arayışlar ve yaklaşımlara gereksinim vardır. Bu, sadece akademisyenlerin belli düzeylerde çalışmaları ve tartışmaları ile değil; aynı zamanda tarım, gıda ve çevrede üretim, tasarım, araştırma geliştirme, yönetim ve uygulamaları yapan ticari ve kamusal organizasyonların katılımı ile sinerjik hale geçebilecektir.
Son yıllarda üniversitelerde temel bilişim kültürü eğitimi yanında, CBS ve uzaktan algılama, sera otomasyonu, soy kütüğü ve sürü yönetimi, sağım otomasyonu, rasyon hazırlama, tarımsal muhasebe gibi alanlarda eğitim ve araştırma faaliyetlerinde artış gözlenmektedir. Yanı sıra Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, AB Ortak Tarım Politikaları, Türkiye Ulusal Reform Programı ve ARİP çerçevesinde bilişim sistemlerini geliştirmektedir. Ancak bu girişimler ve projeler birbirinden kopuk, bağlantısız durumda yürütülmekte, diğer paydaşlar aktör olamamaktadır.
Bu nedenle, "Gıda Tarım Konferansları ve Çalıştayları" serisinin tarım, gıda ve çevre sektöründeki üretim, ticaret, dış ticaret, tüketici ve akademi paydaşları için bilişim teknolojilerinin önemini ortaya koyabilmeleri, çözümler üretilebilmesi, sorun ve görüşlerin paylaşılması ve tartışılması açısından yararlı olacağına ve değişime yol açacağına inanıyoruz.
Prof. Dr. Zeynel Cebeci
Tarım, Gıda, Çevre ve Orman Bilişimi Derneği Başkanı
|